Mavi Marmara Olayında Yeni Gelişme

   2024 Tarihli Haber
  Ekleyen : Yazar
  Yorum Yok

“Özgürlük Filosu”na düzenlenen baskından zarar gören üç ABD ve bir Belçika vatandaşı, Mavi Marmara vakası kapsamında İsrail aleyhine ABD’de ilk kez davaaçtı.

ABD’nin başkenti Washington’da, ABD vatandaşları David Schermerhorn, Mary Ann Wright ve Huwaida Arraf ile Belçika vatandaşı Margriet Deknopper’ın, “Özgürlük Filosu”nun bir parçası bulunan “Challenger 1” isimli Amerikan bandıralı gemide İsrail askerlerinin baskınında zarar gördükleri gerekçesiyle İsrail aleyhine açtığı tazminat davasıyla alakalı basın toplantısı düzenlendi.

Dava ile alakalı bilgi veren davacıların avukatları, ABD toprağı kabul edilen “Challenger 1” isimli gemiye İsrail’in 31 Mayıs 2010 tarihinde uluslararası sularda gerçekleştirdiği hücum neticesinde müvekkillerinin fiziksel ve ruhsal olarak zarar gördüklerini bildirdi.

Davacılardan Schermerhorn da İsrail’in bugüne kadar “Özgürlük Filosu” ile alakalı bütün suçlamaları reddettiğini ve zarar görenlere rastgele bir tazminat ödemediğini belirterek, “Burada, ABD mahkemelerinde esas haklara saygı gösterilmeli ve bu haklar koruma altında olmalı. Bu çerçevede, söz hususu hücumdaki zarar verici eylemleri nedeniyle İsrailli yetkililerin hesap vermesi gerekliliğini düşünüyoruz. Silahsız sivillere zarar veren ve götürdüğümüz insani yardımı alıkoyan bu şahıslar öylece hesap vermeden dolaşamazlar” olarak konuştu.

ABD ve İsrail vatandaşı bulunan Huwaida Arraf, İsrail’in Gazze’ye uyguladığı ambargonun insanlık ve hukuk dışı olduğunu vurgulayarak, İsrail askerlerinin kendine nasıl fiziksel tacizde bulunduğunu anlattı.

Davacıların hukuki temsilcisi Steven Schneebaum, Washington’da görülecek dava süreciyle alakalı olarak, genellikle devletlerin ABD mahkemelerine karşı dokunulmaz olduklarını, fakat yabancı bir öğenin ABD topraklarında insanlara zarar veren bir eylemi yapması ya da dünyanın rastgele bir yerinde ABD vatandaşlarının zarar görmesi durumunda bu dokunulmazlığın geçici olarak kalkabileceğini ifade etti.

Schneebaum, söz hususu davada her iki durumun da geçerli olduğunu ve başvurdukları ABD mahkemesinin davayı kabul etmesini umduklarını dile getirdi.

İçinde Mavi Marmara’nın ve ABD bandıralı Challenger 1 gemisinin de yer aldığı 6 gemiye, 31 Mayıs 2010’da, İsrail’in 70 mil açıklarında, uluslararası sularda İsrail askerlerinin düzenlediği baskında 9 aktivist öldürülmüştü. BM İnsan Hakları Konseyi’nin Eylül 2010’da duyurduğu raporda, İsrail askerlerinin Challenger 1’e yaptığı baskın “gereksiz, orantısız, aşırı, uygun olmayan ve fiziksel bütünlüğü bozacak düzeyde” olarak tanımlanmıştı. Hem de Uluslararası Hukuk Mahkemesi (ICC) yargıçlarından biri, olayla alakalı olarak yaptığı ön değerlendirmede, “İsrail’in baskınının ‘savaş suçu’ sayılabilecek kadar uygun kanıt barındırdığını” belirtmişti. “Challenger 1” gemisi halen İsrail’de tutuluyor.